G Noktası Büyütme

G noktası (G Spot), vajina ön duvarda 3-4 cm içeride, idrar kanalı (üretra) çevresinde ve “skene bezleri” adı verilen salgı bezlerinin yoğunlaştığı bölgeye verilen isimdir.

Kadınlarda vajina ön duvarda bulunan “farklı bir bölge olarak” varlığı ilk defa Grafenberg tarafından 1950 yılında tariflenmiştir.

Daha sonrasında aynı klitoris gibi haz bölgesi olarak kabul edilen bu nokta, kendisini ilk kez tanımlayan bilim adamının isminin baş harfi kullanılarak G Noktası (G spot) olarak tanımlanmıştır.

Bazı bilim adamları tarafından G noktasının varlığına hala şüphe ile bakılmaktadır. Yine de pek çok bilim adamı ve seksolog tarafından, G noktasının kadınlarda klitoristen sonraki en hassas bölge olduğu düşünülmektedir.

Skene bezleri ne işe yarar?

Kadınlarda vajina ön duvarında dağınık halde bulunan skene bezleri aynı erkekteki prostat bezi gibi cinsel ilişki sırasında kasılarak salgı üretme özelliğine sahiptir. Yine skene bezleri erkekteki prostat bezi gibi idrar kanalı (üretra) çevresinde bulunmaktadır.


G noktası olarak bilinen bölgeye verilen bazı “dolgu maddeleri” ile bu alanın büyümesi sağlanabilir. G noktası büyütülmesi sonucunda kadınlarda koitus (cinsel birleşme) sırasında zevk alımı artmaktadır. Buna paralel olarak orgazm olabilirlik sağlanabilmektedir.

G noktası büyütme operasyonları kadınlarda en sık olarak cinsel hazzın arttırılması için ve anorgazmi (orgazm olamama) tedavilerinde kullanılmaktadır. Bazı kadınlar elle mastürbasyon yaparak orgazm olabilirken cinsel ilişki sırasında orgazm olamama sorunu ile karşı karşıyadırlar. Bu durum “koital anorgazmi” (coital anorgasmia) olarak bilinmektedir. G noktasının dolgu injeksiyonu ile büyütülmesi işlemi özellikle koital anorgazmi sorunu yaşayan bayanlarda uygulanmaktadır.

G noktası büyütme işlemleri ameliyat kapsamında değildir ve daha basit bir işlem olarak lokal anestezi altında kolaylıkla uygulanabilmektedir. İşlem sonrası hastaların dikkat etmesi gereken özel bir şey yoktur. Hastalar hayatlarına normal bir şekilde devam edebilirler.

Yapılan dolgular kişinin vajinasında ortalama 6-12 ay kadar kalıcıdır. Daha sonra vücuttan emilmektedir. İşlemin tekrarlanmasında bir sakınca yoktur. Tıpkı dudak veya yüzdeki kırışıklıklarda kullanılan Hyalüronik Asit preparatları kullanılmaktadır. Herhangi bir yan etki veya alerji riski bulunmamaktadır. Çünkü Hyalüronik Asit vücudumuzda da normalde bulunan bir maddedir.

Make An Appointment